22 Aralık 2020 Salı

BELASI KALDI

                                              

Bugün sorular hayattır fza' nın dördüncü sorusunu sordum size dostlar. Sizden her dinlediğinizde etkilendiğiniz bir müzik istedim. Cevaplar gelmeye devam ediyor. Türküden tutun da rock'a kadar deli gönüllerimiz varmış meğer. Kimimizde kıpır kıpır kelebek kimimizde dert uçuyor içimizden dışarıya. Hepimizi toplasalar bir akıllı ederiz bence ha ne dersiniz? 
Lüzumu var mı? 
Var. Delinin aklına sır erdirebilen olmuş mu? Zor. 
Bir sırrımız var insanca ortak bir yanımız... 
Şşşt! Yerin kulağı vardır bilmeyelim boşverin (zihne serbest bir şakaydı :)) Arayalım içten içe. Biz ulaşamadıkça nazlanır içimizde bir diğerimiz. Özleriz, aslında hep bizde duran ama kayıp sandığımız hakikati. Birbirimizi insanca sevmeye duyduğumuz ihtiyacın sebebi budur belki de. Beraberce aradığımızdandır sırrımızı birbirimizde... Biriz zaten insanlığımızda. Daha ne olsun yetmez mi? Farkında değilizdir belki, daha dünyaya gelmeden, birbirimizin kulağına insan olmaklığı fısıldayanlarız. Doğar doğmaz duyarız o fısıltıyı bir kereye mahsus. Hayatımızın bazı dönemlerinde kafamızın içini dolduran notalarca uğultunun arasından cımbızlarız onu. Düşünürüz düşünürüz hissetmeye anlamaya duymaya çalışırız. 
Müzik dediğini dinlerken olanca gürültüsüne rağmen bazen o fısıltıya çok yaklaşmışsın gibi olur. (sahi müzik dediğiniz nasıl olur?) Serapça gözlerini sarhoş edip kaçar gibi ellerinden... Aklımızın tam da kalbini öylesine allak bullak eden nizamın kurucusu kim ola ki?
Uzatmaya lüzum yok.
Derinliği zorlamaya gerek var mı? Var.
Sırrımız BİR.
Kendimiz de unuttuk ne dediğimizi, belası kaldı... 

FATMA ZEHRA AKYİĞİT FZA

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YENİ YAZIMI OKUMAK İSTİYORSUN

DEĞİSİR İNSAN ZAMAN VE MEKÂN (32)

İnsanın kelimesi kalmaması nasıldır bilir misin? Bilirsin elbet. Birçok kereler yaşadın böyle zamanları. Ve inanırım, senin imtihanın da sen...