4 Nisan 2021 Pazar

ÖZEL YAZIM (6)

 


Şiir yazardım eskiden
Kalabalıktı sözcüklerim içim gibi
Az yazacaksın öz yazacaksın
Okunaklı olacak yazdıkların
Dediler. Umrumda değil.
Biliyor musun kalemim, gelmiş geçmiş tüm yazdıklarını, yakıp kül ettiklerin dahil, hepsini, birer zehirli ok misal kirpikleriyle kazıya kazıya bulacak, ve dahi okuyacak, belki atfen yazacak, ama dinleyecek, sessizliğinden hissedebilecek kadar deli bir ademoğlu yok bu cihanda. 
Derin bir nefes alıp verdim şimdi. Bir hüzün çöküyor içime, gözlerim buğulanıyor, tutuyorum.
Sebep? Bilmem. Dolanıp duruyor bir şeyler dilimin ucunda, ne diyeceğimi bilemiyorum. Ne duymam gerekiyor da ben ne duyuyorum anlamıyorum. Şu rüzgâr diyorum, tozlu esiyor, açamıyorum gözlerimi, pınarların ardında kalıyor. Efkar uğulduyor ağaç dallarının arasında. Uykum kaçıyor gözlerimden. Soğuk esiyor. 
...Biraz meşguliyetim vardı. Dersler, Bişnev vs. Her zaman söylerim, meşguliyet iyidir. En iyi susuturucu. Öldürse de yorgunluktan, ses verip rahatsız etmiyor etrafını. Bir sen biliyorsun gözden gönülden akan alı. 
Bir yıldız görürdüm yayladaki evimizin gecesinde, demli lacivertlerin en ötesinde parlardı. İşte, hep merak etmişimdir, o yıldızın altındaki bir evde kim yaşıyordu? Gitmek istemedim hiç ne bileyim, aklıma gelmedi. Bekledim ama. Belki bundan bunca uzaklaştı serap gibi ışıklar gecemden. Neden bekler insan? Neden gelsin der hep? Neden gider de hep uzak yöne... 
Ne bileyim işte ya. Yorgunum incitmekten ve incinmekten korkmaktan. Cesaret etsem neye? Sadece durup dinlemeye... Anlatan ne anlatır, dinleyen ne anlar ne bileyim? Ya öyle sanıyorsam anladığımı ne olacak? Dolanıp duruyor işte! Bildiğim bir ateş, Hak. Pervane olmak hangi yiğidin harcıymış? Şem'a yanan pervanelerin muradına bakar imrenirim. Ateşler de başka başka; kimi aşka nispet kimi ...
Ben gibi... Ya değilsem? Ya öyleysem? 
Yazarken düşünmek kadar belâ bir şey yok yeminle. Kalu'yu hatırlatması olmasa bir belası kalıyor. Neden dua eder insan? Allah için... Susuyor sesler, susuyorlar inat eder gibi, ne için? Sus! kalemim, Yağmurlar yağarak var... 
Durgunum biraz aslında, bilmiyorum, ifadesini kaybediyor suretim...

FATMA ZEHRA AKYİĞİT
FeZA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YENİ YAZIMI OKUMAK İSTİYORSUN

DEĞİSİR İNSAN ZAMAN VE MEKÂN (32)

İnsanın kelimesi kalmaması nasıldır bilir misin? Bilirsin elbet. Birçok kereler yaşadın böyle zamanları. Ve inanırım, senin imtihanın da sen...