16 Temmuz 2020 Perşembe

KARANLIĞIN CANINA KAST

Hasrettim ışığa. Bu yüzden kastettim karanlığın canına. Böldü anlamsız hecelerim cümlelerini içimden geçenlerin. Derken işler ters gitti. Canına okudum hem geceyle güneşin. Haşrettim sonra siyahımla sabahı aynı mahşerde. Bahsettim ölümün yanında yaşamaktan, yaşamın yanında ölmekten. Bezdim hüznümü güldürmekten, gülüşlerimin üzgün gözlerinden. Derken, söndürmeden güneşi yıldız edip doğdu gece. Seyrettim kendimi. Aydım. Güneşin özentisi, yıldızın özendiği… Şafak saydım parmaklıklar ardında. Ne için? Hasrettim ışığa. Bu yüzden kastetmiştim karanlığın canına oysa…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YENİ YAZIMI OKUMAK İSTİYORSUN

DEĞİSİR İNSAN ZAMAN VE MEKÂN (32)

İnsanın kelimesi kalmaması nasıldır bilir misin? Bilirsin elbet. Birçok kereler yaşadın böyle zamanları. Ve inanırım, senin imtihanın da sen...