ceviz kabuğunu doldurmayacak bir meselede
sizin baktığınız pencereye göre
yanlış üslûp kullandığı için
aslında belki de kendisinin yaşadığı çevrede normal ve içten sayılan bir şekilde ifade etmeye çalıştığı için meramını, hadi çevresi ya da niyeti bahane değil diyelim insanları bize uyduğu ölçüde doğru kabul edelim (!) ;
bir yanlış üslûbu, görünenin aksine iyi niyetle düşünülmüş fakat yanlış bir şekilde ifade edişi
affedebilecek kadar yakından tanıyor musunuz?
Yoksa daha onu anlamaya bile çalışmadan "Ben, bana bu üslûpla konuşulmasını asla affedemem, ben bu şartlar altında devam edemem, benim için sen bu kadarsın, mümkünse bir daha yan yana gelmeyelim, iletişimimizi keselim, arkadaşlığımız buraya kadarmış..." kabilinden "doğru üslûplu sözlerle", bir kalemde silecek kadar "gurur ve prensip sahibi, kibar..." biri olarak, onu hiç mi tanımıyordunuz?
Yanlış üslûba savunma yazmıyorum fakat yanlış olan ne ki birbirimizi tanımak gayretine bile girmeden, kendimizi açmak tanıtmak gayretine bile girmeden, öyle yakın gibi ama meğer uzak bir mesafeden, kendimiz çok kusursuzmuşuz gibi insanlardan mükemmellik ve tam tamına bizim doğrumuza uyum bekleyerek, kolayca, zihnimizde ona bir etiket yapıştırıveriyoruz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder